Okul Başlıyor
Çocuklarımızın kahramanları, anne ve babaları. Sevgilerinden emin oldukları, çok sevdikleri, öğrendikleri en önemlisi güvendikleri. Şimdi hayatlarına anne ve babalarından sonra en çok önemseyecekleri diğer kahramanları öğretmenleri ile tanışacaklar.
Bu nedenle çocuklar okula başlayacakları için hem çok heyecanlılar hem de çok kaygılılar. Sadece çocuklar değil aynı zamanda aileler de çok heyecan ve kaygı yaşayabilirler. Buda çok normal bir süreçtir. Burada önemli olan ailenin ne yapması gerektiğini bilmesi ve çocuğun gerekli desteğin sağlıklı bir şekilde görmesidir. Burada okula yeni başlayan çocukların okula gitmek istemediğini, anne veya babasını bırakmak istemediklerini görürüz.
Aslında ilk günler için çocukların verdiği bu tepki çok doğal karşılanmalıdır. Ayrıca bu durum sadece ilk defa okula başlayan çocuklarda görülmez. Bazen ikinci sınıfa veya diğer sınıflara giden çocuklarda da görebiliriz. Bu durumda bazen ebeveynler veya öğretmenler tarafından “geçer, biraz daha zaman geçsin düzelir” şeklinde değerlendirilebilir. Burada önemli olan ilk hafta için çocukların okula gitmeme isteklerinin normal olabileceğinin bilinmesidir. Bununla birlikte daha uzun sürerse çocukların bu tepkileri, bir profesyonel yardıma ihtiyaç olduğu unutulmamalıdır. Çünkü bu okul korkusu veya ayrılma anksiyetesi olabilir ve bu durumların çözüm bulması çok önemlidir. Okula uyum sürecinde anne ve babaların “çocuğum üzülebilir, düşebilir, yalnız kalır, bana ihtiyacı olabilir” gibi endişelerinden dolayı çocuklarını korumaya aldıkları, aynı zamanda bu şekilde korunaklı büyüyen çocukların güvenli alanlarından çıkmak istemedikleri için okula uyumlarının zorlaştığı görülmektedir. Ebeveynlerin bu tutumlarının sonucu çocuklarda güvende hissedememe, arkadaş edinememe, kurallara uymada güçlük vb. durumlar gözlenebilir. Bu durum da yapılması gereken ebeveynlerin işlevsel ebeveynlik tutumları öğrenmeleridir.
Okula uyum sürecinde çocuklar kurallara uymada zorlanabilirler. Oturmada, dinlemede zorluk yaşayabilirler. Aynı zamanda sorumluluk almada sıkıntı yaşayabilirler. Bu durum okulun ilk zamanları için normal olarak değerlendirilmelidir. Ancak bu durum uzun sürer ve diğer çocukların dikkatini dağıtacak noktaya gelmişse nedenleri araştırılmalıdır. Bu durumda ilk akla gelmesi gereken şey çocukların kuralsız büyütülmeleri olmalıdır. Çünkü anne ve babaların tutarsız ebeveynlik tutumları, sınır koyamamaları çocukların okula uyumunu güçleştirebilir. Bu durumda öğretmen ve aile işbirliği içince olmalı ve okul rehberlik servislerinden gerekirse yardım alınmalıdır. Bu durumda istenen sonucu doğurmazsa pedagog yardımına başvurulmalıdır. Unutulmamalıdır ki çocuğun okula uyum süreci o kadar da uzun değildir.
Okula uyum sürecinde çocukların kalem tutamadıkları, yazı yazamadıkları, öğrenmede zorlandıkları, ters yazdıkları, öğrenme sürecine uyum sağlayamadıkları gözlenebilir. Bu durum nedenlerinin araştırılması gereken önemli bir durumdur ve erken tanı iyileşme süreci için çok önemlidir. Çocuğun ruhsal ve nörolojik gelişimi incelenmeli ve gerekli profesyonellerin desteği alınmalıdır. Çünkü bu durumda çocuklarda dikkat eksikliği ve hiperaktivite ve özgün öğrenme güçlüğü gibi çok bilinen veya daha özel durumlar görülebilir. Bu nedenle bu durumlara “zamanla geçer” muamelesi yapılmamalıdır. Okul çocuklar için çok önemli bir yaşantıdır. Burada yaşanabilecek her durum gerekli işbirliği sağlandığında çözülebilir. Anne ve babaların okula uyum sürecinde yaşanabilecek durumları sağlıklı bir şekilde değerlendirip yapılaması gerekenler noktasında doğru bilgiye sahip olmaları çok önemlidir. Veli olarak anne ve babaların okula hazır olmaları çocukların okula uyumlarını hızlandıracağı unutulmamalıdır. Tüm anne babalara ve çocuklarımıza KARADENİZ FARKINDALIK ENSTİTÜSÜ olarak başarılar diliyoruz.